Evde Yaşlı Bakımı
- Yaşlılık, yaşam sürecinin çocukluk, gençlik ve erişkinlik gibi doğal bir dönemidir. Dünya Sağlık Örgütü, yaşlılık döneminin belirleyici olan özelliğini “çevresel faktörlere uyum sağlayabilme yeteneğinin azalması” olarak tanımlamış.Yaşlanma ile gelişebilen, birden fazla kronik hastalığın var olma durumu, çoklu ilaç kullanımı, yardımcı cihaz kullanımı, duyu ve bilişsel değişiklikler nedeni ile oluşabilecek iletişim güçlüğü, yaşlı bakımı konusunu ayrı bir uzmanlık haline getirmektedir.
Bu yüzden yaşlı bakımı alanındaki tüm gelişmeleri yakından takip ediyoruz ve eğitime çok önem veriyoruz. Kurumumuzda çalışan tüm yaşlı bakım görevlileri Sağlık Meslek Yüksekokullarının hasta ve yaşlı bakımı bölümü mezunudur ya da hasta ve yaşlı bakımı konusunda Milli Eğitim Bakanlığı’nca verilen eğitim sertifikasına sahiptir.
Yaşlı bakımı nasıl yapılır?
Hayatın ilk dönemlerinde yaşanılan bir başkasının fiziksel desteğine ihtiyaç duyma durumu, yaş almanın sonucunda gelen kırılganlıkla yeniden başlayabilir. Fiziksel yardımlara ek olarak, yaşlının psikolojik ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamak da çok önemlidir. Aileden Biri ekibi olarak, yaşlı bakımı konusunda misafirlerimizin sağlık ve bakım ihtiyaçları ile ilgilenirken, onların bireysel gereksinimlerine saygı göstermeyi ve onurlarını göz önünde bulundurmayı birinci öncelik olarak görüyoruz.
Yaşlı bakımında dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?
Yaşlı bakımında öncelik verilmesi gereken hususları şöyle sıralayabiliriz:
- Yaşlılık demek, hayattan kopmak demek değildir. Kişinin gündemi takip etmesi sağlanmalı, dergi, gazete, kitap okumaları yapılmalıdır.
- Hafızanın canlı tutulması çok önemlidir. Bulmaca çözmek, bilgi yarışmaları izlemek, not almak onun hafızasını zinde tutacaktır.
- Öğrenme yetisi azaldığından bir şeyler öğrenmesi için zorlamak ya da unuttuklarını zorla hatırlamasını istemek yaşlı bireyde yetersizlik hissini uyandıracağından bu konuda hassas olunması gereklidir.
- Yaşlının ev içinde ya da oda içinde yapacağı ufak eylemlerle onu hayata dahil etmeye çalışmak son derece önemlidir.
- Herhangi bir konuda onun fikirlerine de danışılmalı ve görüşlerinin alındığı hissettirilmelidir.
- Yaşlının mümkün olduğu ölçüde bağımsızlığı desteklenmeli, eğer yapabiliyorsa, giyinme, soyunma, tuvalet, yeme ve içme faaliyetlerinin kendisi tarafından yapılması sağlanmalıdır.
- Oturmak, yatmak kısacası sürekli hareketsiz kalmak hareketsizliği çağrıştırır. Bu yüzden onu zorlamayacak şekillerde hareket edilmesi sağlanmalıdır. Kısa yürüyüşler ya da bacak egzersizleri yapılmalıdır.
- Ancak yaş ilerlediği için vücut bir gencinki gibi hareket edemez. Bu durum göz önünde bulundurulmalı, kişiden ona göre hareket etmesi istenmelidir.
- Yaşın ilerlemesi ile birlikte beslenme alışkanlıkları da gözden geçirilmelidir. Yememesi gereken besinlere ve özel olarak alması gereken gıdalara göre bir yemek listesi hazırlanmalıdır.
- Sağlığı ile ilgili herhangi bir beklenmedik durumla karşılaşıldığında mutlaka ilgili doktorlarla görüşme sağlanmalıdır.
Yaşlı sağlığı ve geriatri
65 yaş ve üstü kişilerin sağlık sorunları, sosyal yaşamları, yaşam kaliteleri ve koruyucu hekimlik uygulamaları ile ilgilenen bilim dalı geriatri bilim dalıdır. İç hastalıkları branşının bir yan dalı olan geriatri uzmanlığı, 4 yıllık iç hastalıkları uzmanlık eğitimi üzerine, 3 yıllık geriatri yan dal eğitimi gerektirir.
Yaşlanma, pek çok hastalığa yatkınlığın arttığı bir süreçtir ancak normal yaşlanmaya bağlı değişikliklerin patolojik olanlardan ayırt edilmesi büyük önem taşır. Bu anlamda geriatristlere başvurulması gerekmektedir. Ülkemizde nispeten yeni bir dal olan geriatri alanında 60 civarı geriatri uzmanı çalışmaktadır. İstanbul’da Gülhane Askeri Tıp Akademisi, İstanbul Tıp Fakültesi, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Acıbadem Üniversitesi, Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim Araştırma Hastanesi, Bilim Üniversitesi ve Bezmialem Üniversitesi Tıp Fakültesi bünyesinde geriatri bölümü bulunmaktadır.
Yaşlıda depresyon
Depresyon yaşlılarda en sık görülen ruhsal problemlerden biridir. Üzüntü, karamsarlık ve hayattan keyif almama durumu günlük yaşamı etkileyecek seviyeye geldiğinde, bu durum depresyon hastalığının belirtisi olabilir. Yaşlı kişilerde kendi köşesine çekilmek, çabuk duygulanmak, ağlamak, kolay alınır hale gelmek ve aşırı isteksizlik normal bir durum değildir. Bu tarz duygu durumuna eşlik eden kilo değişiklikleri (kilo verme veya aşırı alma), uyku bozukluğu (azalması veya aşırı artması) ve bir türlü teşhis konulamayan fiziksel şikayetler (ağrı, gaz, halsizlik gibi) olduğu takdirde bir psikiyatriste başvurulması gerekmektedir. Yaşlılarda çoğu zaman fiziksel yakınma durumu ve depresyon o kadar iç içedir ki, depresyon teşhisi çok az konur. Halbuki depresyon, bunama riskini artıran ciddi bir hastalıktır.
Yaşlıda bunama ve demans
20 yaşından itibaren ortalama bir insanin beyninde günde 50 bin civarında sinir hücresi ölür, ancak yerlerine yenileri gelmez. Buna bağlı olarak, ileri yaşlarda normal unutkanlıktan demansa yani bunamaya kadar geniş bir yelpaze içerisinde değerlendirilebilen hafıza problemleri oluşabilir. Her unutkanlık bir bunama belirtisi değildir ancak yaşlı kişinin günlük yaşamını belirgin olarak etkileyen bir kayıp süreci normal karşılanmamalıdır. Bunama veya demans hastalığından özellikle beynin hafıza, dikkat, dil ve problem çözme bölgeleri etkilenir. Demans ve demansın en sık görülme sebebi olan Alzheimer hastalığı konusunda detaylı bilgi için Aileden Biri Huzurevi ve Bakımevi internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz.
Yaşlı bakımında beslenme nasıl olmalıdır?
Sağlıklı yaş almanın püf noktalarından biri dengeli ve sağlıklı beslenmedir. Yaşın ilerlemesiyle birlikte kişinin gıda tüketimini azaltarak, yetersiz beslenmesine sebep olabilecek birtakım nedenler çıkabilir:
- Tükürük salgısında meydana gelen azalma ağız kuruluğu yarattığı için yiyecekleri yutmada zorluk çıkarır.
- 65 yaş üzeri kişilerde oluşabilecek tat ve koku duyusunun azalması, kişiyi yenilen besinlerden hoşlanmamaya ve böylece iştah kapamaya sebep olur.
- Yaşla birlikte kişi yutmada güçlük çeker ve yeme sıklığı azalır.
- Takma diş kullanımı, diş sayısında azalmalar ve damak sorunları çiğnemeyi zorlaştırarak yeme isteğini azaltır.
- Bağırsak problemleri yeme düzenini değiştirir.
- Midenin boşalma süresinin uzaması kişiyi tok hissettirerek yemek yemeden uzaklaştırabilir.
- Yaşla birlikte hareket azaldığından vücudun alması gereken kalori miktarı da azalır.
İlerleyen yaşlarda A, B1, B2, B3, B12, C ve E vitaminleri ile demir, krom, çinko ve folik asit eksiklikleri meydana gelir. Bu eksiklikler kişinin daha kolay hastalanmasına, hastalıklara karşı mücadelede zorlanmasına sebep olabilir. Yaşlıların kaliteli bir hayat yaşaması için beslenmelerine şu şekilde dikkat edilmesi gerekir.
- Su içmeye önem verilmelidir. Günde 2 litreye yakın bir miktarda su içilmelidir.
- Yağ, tuz ve şeker miktarları azaltılmalıdır.
- Kan değerlerine göre vitamin eksiklikleri saptanmalı ve ona göre vitamin takviyeleri yapılmalıdır.
- Katı yağ tüketimi azaltılmalıdır.
- Alkol, sigara ve kafein tüketimi azaltılmalıdır.
- Protein alınmaya özen gösterilmelidir.
- Sebze ve meyveye ağırlık verilmelidir.
- Bağırsak hareketi arttıran, kan şekerini düzenleyen posalı besinler alınmalıdır.
Yaşlı bakımında düşme ve yaralanmalardan korumak için neler yapılmalıdır?
Yaşa bağlı olarak, kişilerde düşme sorunu meydana gelebilir. Kas güçsüzlüğü, baş dönmesi, denge kaybı, görme bozukluğu, yürüme zorluğu gibi sebepler yaşlılarda düşmeye zemin hazırlar. Yaşlıların düşmesini engellemek için, yaşam alanları daha aydınlık bir hale getirilebilir, yatak kenarlarına koruyucu bir destek konulabilir, ortak kullanım alanlarında destek alınması için tutamaklar eklenebilir. Bazı ilaçlar dengeyi bozabildiğinden düşme ihtimali bulunan kişilerin doktorları ile sık görüşülmeli ve ilaçları düzenlenmelidir. Yaşlılar hareketsizlikten de düşme tehlikesiyle karşılaşabilir. Gün boyunca yatan ya da oturan kişinin hareket etmekten uzaklaştığı ve kas güçsüzlüğü yaşadığı için düşme riski artar. Bu yüzden yaşlıların egzersizleri aksatılmamalıdır. Yaşlı kişinin bulunduğu ortamda yere bir şey dökülmüşse bu hemen silinmeli, etraftaki kablolar toplanmalı, yerdeki halılar ya da kilimler yere sabitlenmeli, parkeler için kaygan olmayan bir cila kullanılmalıdır. Yaşlıların düşme riskini en aza indirmek için yıkanma esnasına banyoda da onlara yardımcı olunmalıdır.
Ne zaman evde bakım alternatifini düşünmeye başlamalısınız?
Yakınınızın doğru beslendiğine, ilaçlarını düzenli kullandığına, konforunun ve moralinin yerinde olduğuna, tek başınayken bile kendini güvende hissettiğine ve yeterli seviyede sosyalleşebildiğine ilişkin sorular zihninizi meşgul etmeye başladığı an evde bakım alternatifini düşünebilirsiniz.